Dünyanın en ilginç coğrafyalarında tatil yapmak istiyorsanız bu yepyeni otellere mutlaka göz atmalısınız.
Tasarımları, hizmetleri ve sundukları deneyimlerle tatil anlayışına bambaşka bir yaklaşım getiren bu oteller 2018 yılında en çok konuşulan lüks konaklama mekanları olacak.
Viceroy Los Cabos, Meksika
Mimari tasarımı mı daha büyüleyici yoksa yanıbaşındaki Cortes Denizi’nin ışıltılı mavilikleri mi bilmiyoruz. Ancak ödüllü mimar Miguel Angel Aragonés’in imzasını taşıyan tasarımıyla Viceroy Los Cabos’un şu ana dek gördüğümüz en etkileyici otellerden biri olduğu kesin. 104 odasının da etrafını saran havuzları, bembeyaz binaları, görkemli terasları, ipek gibi kumsalı Mayıs ayında kapılarını açacak bu oteli benzersiz kılıyor.
COMO Uma Canggu, Endonezya
Bali’nin volkanik kumsalları üzerine kurulan bu otel, dalgalı Hint Okyanusu’nun panoramik görüntüleriyle ağırlıyor konuklarını. Hem şezlongunuza uzanıp sörfçülerin bohem tarzında bir tatil geçirecek ve kendinizi tam anlamıyla dinlenmiş hissedecek hem de COMO Uma Canggu’nun kusursuz hizmet anlayışı, sıradışı lezzetleri ve SPA merkezinin büyülü terapileri eşliğinde lüksün zirvesini yaşayacaksınız.
Four Seasons Resort, Seyşel Adaları
Seyşeller’in ana adasının uzağında, okyanusun ortasında, minik ve tamamen gözlerden uzak Desroches adasında, bu Şubat’ta hizmete giren Four Seasons Resort, her biri kendine özel plajı ve havuzu olan 71 villa, suit ve bungalovdan oluşan bir tesis. Otel odanızdan ayrılmayı başarabilirseniz dev deniz kaplumbağalarını görebilir ve düzenlenen birinci sınıf balıkçılık turlarıyla okyanusta balık tutma deneyimini yaşayabilirsiniz.
Zuri Zanzibar, Tanzanya
Özel bir plajda birbirinden uzak konumlara yerleştirilmiş 55 villa ve bungalovuyla Zuri Zanzibar, bu şiirsel güzelliğe sahip adada rüya gibi bir tatil deneyimi sunuyor. Afrika kültürünün Bali tarzı mimariyle buluşması, yerel sanat eserleriyle lezzetlerin sunumu ve bir meditasyon bahçesine de sahip spa & wellness merkeziyle bu otelde en küçük bir negatifliğe yer yok!
Shinta Mani Wild, Kamboçya
Lüks kamp deneyimini bambaşka bir boyuta taşıyan Shinta Mani Wild, gürül gürül alan bir nehrin üzerine bir kuş yuvası misali yerleştirilmiş 16 lüks çadırdan oluşacak şekilde tasarlanmış eşsiz bir konsept. Balta girmemiş bir ormanın içinde yer alan otel, iki milli park arasında kalan bir bölgenin kaçak avcılardan korunmasını sağlamak ve orada yaşayan halkın yaşamını kolaylaştırmak üzere çeşitli kuruluşlarla da işbirliği yapıyor. Otelde ayrıca bir şelalenin tam kıyısına konumlanmış, heyecan verici manzaralar sunan bir restoran ve bar da yer alıyor.
Retreat at Blue Lagoon, İzlanda
İzlanda’nın doğal mucizesi, mineral zengini kaplıca sularının buz mavisi rengiyle bilinen Blue Lagoon, bu Nisan’da açılan Retreat at Blue Lagoon oteliyle ilk lüks konaklama tesisine kavuştu. Elbette spa & wellness temasına odaklanan otelin spa merkezi, doğrudan göle uzanan teraslara sahip ve gölün sularında bulunan üç ana madde silika, yosun ve mineraller ile tasarlanmış özgün terapiler sunuyor. Gün boyu kaplıca sularında dinlendikten sonra, İzlanda’nın mutfak kültürünün en nadide örneklerini tadabileceğiniz Moss adlı restoranda sizi bir ziyafet bekliyor.
The Ritz-Carlton Langkawi, Malezya
Arkanızda doğanın 10 milyon yıllık mirasıyla oluşmuş yağmur ormanı, önünüzde ise ışıldayan masmavi okyanus… 5 yıldızlı The Ritz-Carlton, Langkawi’nin sunduğu güzellikler elbette doğayla sınırlı değil. Deniz üzerine kurulmuş özel açık hava spa merkezinde yerli terapilerden ilham alınarak yaratılmış dokunuşlar ve geleneksel lezzetlerin lüks sunumları da otelin misafirlerine sunduğu diğer ayrıcalıklar arasında.
Hoanib Valley Camp, Namibia
Bir vahşi yaşam cenneti olan Hoanib Vadisi, bu yıl Hoanib Valley Camp’ın açılmasıyla lüks bir konaklama tesisine sahip olacak. Altı adet çadırdan oluşacak bu kamp, lüks safari otellerinden en yenisi olacak. Aslanları, filleri, zürafaları ve gergedanları izleyebilir, uçsuz bucaksız çöl manzaralarıyla doğanın gücünü hissedebilir ve yarı göçebe olarak yaşayan yerli kabilelerin yaşadığı köyleri ziyaret edebilirsiniz.