Teknolojinin hayatımızı nasıl etkileyeceğini, hatta etkilemekle kalmayıp başkalaştıracağını açık açık anlatan Black Mirror, heyecanla beklenen yeni bölümleriyle seyirciyle buluştu. Charlie Brooker’ın yarattığı bu müthiş günümüz eleştirisi, yaşam ve teknolojinin karanlık tarafına odaklanarak, içinde yaşadığımız dünyaya bambaşka bir açıdan bakmamızı sağlıyor.
2011’de yayınlanmaya başlayan İngiliz dizisi Black Mirror, 2014’te iki sezonun ardından yılbaşı özel bölümüyle sona ermiş, bu durum seyircisini epey üzmüştü. 2015’te Netflix’in yayın haklarını satın almasıyla hayatına devam eden Black Mirror’ın ekim ayında yayınlanmaya başlayan üçüncü sezonu da ilk sezonlar gibi sürükleyici.
Üçüncü sezonun ilk bölümü Nosedive ise özellikle Instagram tutkunlarını düşünmeye sevk edecek gibi görünüyor. Beğenilme ve bir gruba ait olmayı eleştiren bu bölüm, puanlama üzerinden hayatını yaşayanları çarpıcı şekilde eleştiriyor.
İkinci bölüm Playtest ise ‘virtual reality’nin yani sanal ve gerçeğin nasıl içi içe geçtiğini, onları ayırt etmenin epey zor olduğunu anlatıyor. Bölümler arasında en iç karartıcı olanı ise üçüncü bölüm, yani Shut Up and Dance. Webcam ile izlenen bir gencin yaşadıkları epey sarsıcı. Kısacası Black Mirror, içinde yaşadığımız dünyaya dışarıdan bakmak için mutlaka izlenmesi gereken bir dizi.