Altın oranı oluşturan Fibonacci dizisi, Icona’nın yeni katamaran konseptindeki zarif estetiğin temelini oluşturuyor.

Orta Çağ’ın ünlü matematikçisi Fibonacci doğadaki şaşmaz geometrinin sayılarda gizli olduğunu keşfetmişti. Şimdi ise 16.7 metrelik bir elektrikli katamaran tasarımı bu kusursuz geometriyi denizlere taşımaya hazırlanıyor.

Torino merkezli bir tasarım stüdyosu olan Icona Design Group daha önce Vulcano adlı bir hiper otomobili, şehir içi yolculuklara yönelik bir Neo adlı otomobili ve ödüllü bir otonom araç konsepti olan Nucleus’u tasarlamıştı. Fütüristik taşıt vizyonunu karadan suya aktarmak isteyen Icona, bu kez de deniz yolculuklarına yeni bir deneyim katacak elektrikli katamaran Fibonacci konseptine imza attı.

Fibonacci sarmalının doğada kendini belki de en fazla belli ettiği deniz kabuklarını andıran şekliyle bu katamaran konsepti kompakt bir forma sahip. Ancak tıpkı kuyruklu bir piyanonun kapağı gibi açılabilen ve aynı zamanda güneş paneli görevi gören çatısı, dinlenmek ve güneş banyosu yapmak için harika bir terası gözler önüne seriyor. Biri önden biri arkadan olmak üzere, alt güverteden bu terasa çıkan iki merdiven ise spiral formlarıyla Fibonacci estetiğini yansıtıyor.

İki adet 200 kw motorla donatılmış elektrikli katamaranın pili 12 saatlik bir deniz yolculuğu için yetecek güce sahip. Yani Fibonacci uzun süreli yolculuklar için değil, suyun üzerinde eğlenceli bir gün geçirmek için ideal. Bu da Icona’nın tasarım ekibinin başındaki Samuel Chuffart’ın ifade ettiği “Geleceğin tekneleri sadece işin birkaç meraklısına değil, çok daha geniş bir yelpazede, farklı kitlelere ve kullanım biçimlerine hitap etmeli,” fikrini yansıtıyor.