Baharın gelişiyle tehlike çanları çalmaya başladı. O beyaz pantolona nasıl girilecek, göbekler nasıl fora olacak? Üstelik yaz gelince mini mini bikinileri de var daha bunun… Peki bir planınız var mı?

Bütün kış yattınız; sinemaya gittiniz; pop corn’ları yediniz; evde TV karşısında gelsin çikolatalar, gitsin cipsler derken iyice yağ bağladınız. Spor salonuna uğramadınız; üyelik falan da yandı…  Tabii siz de haklısınız; soğuk havada yataktan kalk, işten çık, spora git, deli gibi tepin, bir güzel terle, soğukta geri giyin, eve dön falan büyük operasyon. Fakat baharın gelişiyle, tehlike çanları çalmaya başladı. O beyaz pantolona nasıl girilecek, göbekler nasıl fora olacak (gerçi bu yaz omuzlar açık, hadi yine modaya kurban olun yırttınız)? Ancak yaz gelince mini mini bikinileri var daha bunun. Ne yaptınız? Hemen mucize diyetlerden medet ummalar, 3 günde 5 kilo detoksları, türlü zayıflama aletlerine dadanmalar (bakınız koca popoya giyilmiş taytla sahilde yürüyen teyzeler), alkali beslenme, protein senin Dukan benim, kutuda yemek sipariş etmeler başladı.

Ben dahil olmak üzere, ofiste 10 metre çapımda oturan kız arkadaşlarımın yüzde 80’i bu telaşta. Renk renk kutular geliyor her gün ofise, kimisi bir kibrit kutusu yiyiyor, kimisi bir avuç su içiyor (en çok ben yiyorum yine porsiyon olarak, kışın yaptığım crossfit sağolsun).

Size mayıs ayında uygulayabileceğiniz tüyolar vereyim de bari haziran ayına az da olsa toparlanmış girin, hadi yine iyisiniz. Diyetisyen, sağlıklı beslenme koçu falan değilim ama bir akıl hocam var, sayesinde ben de atmak istediğim son kilolardan kurtuldum. Hani hep vardır ya Bir 5 kilo versem şahaneyim durumu, işte o 5 kiloyu verdim ben böyle, gururluyum.

Başlıyorum saymaya, hazır mısınız? Sabah kalkar kalmaz ılık suya biraz limon sıkıp için, alkali su hem detoks etkisi yapıyor hem yağ yakımını hızlandırıyor hem de metabolizmayı çalıştırmaya başlıyor. 1 saat sonra kahvaltı; bir gün yumurta peynir falan takılın, bir gün sebze suyu içine badem tozu ve keten tohumu katın. Aralarda da metabolizma hızlandıran matcha çayını unutmayalım. Rengi Hulk yeşili, tadı ve kokusu da bence kınaya benziyor ama denemeye değer. Üç litre su içiyoruz günde, bunun bir şişesine bir kaşık chia tohumu koyuyoruz, iki dilim de limon. Chia tohumu deyip geçmeyin, bu susam görünümlü şey suya atınca şişiyor, böcek gibi duruyor, iştah açıcı değil mi? Ama iştah kapatıyor, çünkü suda şişen tohumlar midenizde yer kaplayıp öğle yemeğine kadar ağzınıza tıkmak isteyeceğiniz türlü çeşit çikolata, pasta, börek, kek türevini aklınızdan olmasa bile midenizden uzak tutuyor.

Öğle yemeğine gelince ya sebze çorbası ve avokadolu salata, ya ızgara et/tavuk/balık ve salata yiyiyorsunuz. Porsiyonlara ve salataya koyulan zeytinyağına dikkat, bir çorba kaşığını geçmesin. Basın limonu, sirkeyi, baharatı tabii, elinizi korkak alıştırmayın. Akşama kadar acıkırsanız arada tarçınlı ya da taze/kuru meyveli yoğurt, bir elma ya da armut yiyebilirsiniz, izin veriyorum.

Şimdi kilit nokta, akşamları kırmızı et yok çünkü çok asidik, alkali dengenizi bozuyor, ayrıca sindirimi zor, sabah şiş uyanırsınız demedi demeyin. En hafif de akşam yemeğini geçiştiriyoruz, saat çok önemli, mümkünse 19:00’dan sonra yemeyin (dediğimi yap, yaptığımı yapma, sonuçta ben obez değilim, yerim, siz obezsiniz demiyorum tabi, artık onu siz bilirisiniz). Izgara balık ya da tavuk, yanında salata tercih edebilirsiniz.

Bu arada gün içinde bir kahve ve bir siyah çay hakkınız var, gerisi bitki çayı, yeşil çay falan olabilir, su için bol bol. Ahh bi de alkol yok, kusura bakmayın, en azından zayıflayana kadar. Bunun için de şahane bir yöntem geliştirdim, restoranda yemek yiyiyorsam kendimi şaraba eşlik edemediğim için ezik hissetmeyeyim diye garsondan şöyle bir şey istiyorum: Kocaman bir kırmızı şarap bardağına limon, nane, salatalık ya da aynı bardağa 1-2 çilek, limon dilimi veya frambuaz üstüne su. Garson ilk 5 saniye doğru mu anladım, bu kadın deli mi gibi kafasında sorularla suratıma bön bön bakıyor, sonra rejimdeyim diye açıklayınca şerrimden kaçıp kibarca tabii diyor.

Eğer bir ay boyunca bu dediklerimi yaparsanız 5 kiloyu garanti ediyorum, veremezseniz hiçbir sorumluluğum yok, o sizin ayıbınız. Bu arada azıcık hareket de edin tabii, dışarda, sahilde, ormanda bol bol yürürün, güzel havada benim gibi spor salonuna tıkılamayanlar için şahane bir hareket.

Şimdi ben tüm bu tavsiyeler için para verdim tahmin ediyorsunuzdur, sizi de hayrına bilinçlendirdim, dünya iyisi bi insanım yani. Bu vesileyle şahane baharlar, yazlar diliyorum, kim korkar hain bikiniden!

Selin Koçak