Marifetli ve Şık: Yeni SEAT Arona

Yükselen trend Crossover otomobil segmentine yepyeni bir model daha eklendi. SEAT Arona’nın dikkat çekici tasarımına ve sürüş deneyimine ait detayları Erdal Savaş’tan dinleyelim.

Geçtiğimiz on yıl içinde yeni bir segment olarak doğan Crossover otomobil trendi hızlı bir yükselişte. Şehirlerin kalabalıklaşmasına paralel olarak park sorunlarının artmasına rağmen bu pazarın gelişmesi şaşırtıcı bir durum gibi gözükebilir. Ancak insanlar artık kendilerini daha güvende hissetikleri otomobillerle seyahat etmek istiyor. Neden senenin on ayı güneşli ve sıcak geçen şehirlerde SUV veya crossover otomobiller tercih ediliyor diye hep düşünmüşümdür. Buna gösteriş merakı diyenler olabilir, ancak ikinci ve asıl önemli neden bence otomobil sahiplerinin kendilerini daha güvende hissetmek istemesi. Tabii ki markalar da bu duruma kayıtsız kalmayıp Crossover segmentini yaratarak bu tür müşterileri memnun etmeye başladı.

Bakışları Üzerinde Toplayan Tasarım

Crossover denince akla ilk gelen, selefinin yerden bir kaç santimetre yükseltilmiş hali olabilir. Aslında bu düşünce çok yanlış değil, ama SEAT bu düşünceyi bütünüyle değiştirmişe benziyor. Türkiye pazarına çok yakın zamanda giriş yapan ağabeyi Ateca’nın kardeşi Arona, yukarıda bahsettiğim bu düşünceyi yıkacak bir görünüşe sahip.

Çift parça geniş ön ızgara, ilk bakışta Ibiza’yı andırsa da, ön tampon çizgisinin açılı ve geniş olması Arona’ya sportif bir hava katmış. Bu sportif görüntü SEAT’ın her modelinde kullandığı sert omurga ve birbirinden bağımsız hat çizgileriyle stop lambalarına kadar uzanıyor.

Gövde renginden bağımsız olarak kullanılan tavan renkleri, kendi stilinizi yansıtmanız için Arona’nın sunduğu bir özellik olarak karşınıza çıkıyor. Bahsetmiş olduğum bu detaylar trafikte tüm bakışları üstünüze çekmeye yetiyor. Yaşadığım bu üç günlük deneyimde tüm bakışlar Arona’ya çevrildi, aracı park ettiğimde yanına gelen kişilerin ilgisi SEAT Arona’nın farklı olduğunu bir kez daha kanıtladı.

Huzurlu Bir İç Mekan

Otomobil kullanırken zamanımızın tamamını otomobilin içinde geçirdiğimizi düşünürsek iç mekan tasarımında görüş açıları, düğmelere kolay erişim ve ferah bir yapı olmazsa olmazlar arasındadır. SEAT Arona’da tüm bu saydığım özellikler yer alıyor. İç mekanda yer alan tüm kontrol düğmeleri okunaklı ve olması gereken yerde konumlanmış. Ferah bir iç mekan tasarımını geniş görüş açıları ile birleştiren SEAT mühendisleri hiç aşırıya kaçmadan tüm tuş takımlarını sürücünün ve yolcuların rahat ulaşabileceği yerlere yerleştirmiş. Ön konsolun soldan sağa devam eden dikişli deri tasarımı kalite hissini içerdekilere yansıtıyor.

Apple Car Play™, Android Auto™ veya Mirror Link™ ile uyumlu 8 inç’lik kaliteli multimedya sistemi radyodan Google Maps’e kadar birçok uygulamaya çok rahat ulaşmanıza olanak sağlıyor. Tabii ki kullandığım Xcellence donanım paketine sahip Arona’da opsiyonel olarak bulunan BEATSAUDIO™ ses sisteminin, temiz ve iyi ayarlanmış akustiği ile müzik dinleme keyifinin en üst noktaya taşıdığını da belirtmeden geçemeyeceğim.

Anahtarsız giriş sistemi, hız sabitleyici, Elektronik Dinamik Diferansiyel Kilidi gibi buraya yazamadığım standart özellikler ile SEAT Arona, sınıfında çok konuşulacak bir otomobil olma özelliğine doğuştan kavuşmuş.

Tatmin Edici Sürüş Deneyimi

SEAT Arona’da kullanmış olduğum 999 cc’lik 115 Hp güç üreten 3 silindirli motor ilk etapta kulağa tatmin edici gelmese de virajdan sakin sakin çıkıp gaza yüklenince bende “Bu nasıl 3 silindirli 1.0 lt’lik bir motor?” algısı yarattı. Evet, Arona’da kullanılan bu motor gayet başarılı bir iş çıkartıyor. Ayrıca motorun 7 ileri DSG otomatik şanzıman ile uyumu, hem dinamik hem de ekonomik sürüşlerde gayet başarılı bir performans sergilemesine sebep oluyor. Arona tüm güncel güvenlik sistemleriyle donatılmış. Buna bir de Elektronik Diferansiyel Kilidi eklenince, ne kadar zorlamış olsam da, maalesef ESP sisteminin sarı ışığını yakmayı başaramadım.

Güç ünitesinin ardından beni etkileyen Arona’nın yol tutuş performansı oldu. Önden çekişli bir otomobil olarak üretilen SEAT Arona, emin olun, hem sürücü hem de yolcular için gayet güvenli ve konforlu bir model olarak tüketicilere sunuluyor. Kullandığım otomobil, üzerinde kış lastikleri olmasına rağmen iç mekan konforunda hiç bir sorun yaşatmadı. Gayet başarılı çalışan süspansiyon sistemi, bozuk yollarda bile darbeleri başarılı bir şekilde emmeyi başardı.

Üç günlük deneyimimde Arona’yı, otomobiller konusunda düşüncelerine saygı duyduğum yakın arkadaşlarımla da test ettim. Kendilerine Arona hakkındaki düşüncelerini sorduğumda ise şu yanıtları aldım, “Görüntüsü ve içinde hissedilen konfor SUV’u andırıyor”, “İçi geniş, Dokunmatik Ekran özelliği ile bir üst segment araçlar gibi”, “Araç sessiz, yüksekliği ile de korunaklı olma hissini sağlıyor”, “Aile için uygun, arkası geniş”, “Kaba hatları yok”…

Arona’dan Fazlası

Arona için, rakiplerine göre, fiyat, kalite, performans kriterlerinde sınıfının en iyisi denilebilir. Dış görünüşündeki çekiciliği iç mekandaki kalitesiyle harmanlandığında Crossover almayı düşünen birini mutlu edebilecek bir seçim olarak gözüküyor.

Bu kadar kaliteli bir otomobilde eksikliğini gördüğüm sadece iki nokta var. Birincisi, her şeyin bu kadar elektronik olduğu bir otomobilde, otomatik el freninin opsiyonel olarak bile sunulmaması. İkincisi ise, cam tavan özelliğinin bulunmaması. Bu saydığım özelliklerin Arona’da çok şık ve kullanışlı olabileceği düşüncesindeyim. Tabii ki SEAT mühendislerinin benden çok daha fazla bildiği vardır.

Soran herkese SEAT Arona’yı gönül rahatlığıyla önerebilirim. Arona hakkında daha detaylı bilgi için SEAT shoowroomlarını ziyaret etmenizi öneririm. Emniyet kemerinizi takmayı unutmayın…

Yazar: Erdal Savaş


Önerilen yazılar