MAKALE

Ödüllü Mimarlar ve Göz Kamaştıran Otelleri

Ödüllü Mimarlar ve Göz Kamaştıran Otelleri

Dünyaca ünlü mimarlar tarafından tasarlanan çoğu yapıyı ancak dışarıdan görebiliyoruz. Oysa bu görkemli binaların bir kısmında konaklayabileceğinizi biliyor musunuz?

Gezdiğimiz pek çok şehirde ünlü ve ödüllü mimarların eseri olan yapıları da ziyaret edilecekler listemize dahil ediyoruz. Bununla birlikte çoğu zaman bu görkemli yapılara sadece dışarıdan bakmakla yetiniyoruz. Neyse ki dünyaca ünlü mimarların portföylerine ekledikleri bazı oteller sayesinde, bu ihtişamlı mimari şaheserlerde konaklamak da mümkün…

Hotel Marqués de Riscal

Yaşayan en ünlü mimarlarından biri olan Frank Gehry, dünyanın pek çok ülkesinde bulunan, hepsi de birbirinden ilginç tasarımlarla tanınıyor. Tıpkı Bilbao’daki Guggenheim Müzesi ve Los Angeles’taki Walt Disney Konser Salonu gibi. İspanya’nın şarap cenneti Rioja bölgesinde Elciego’da bulunan bu Frank Gehry tasarımı otel de, 150 yıllık Marques de Riscal şaraphanesinin üstünde yükseliyor. Kumtaşı kaplı dış cephesiyle dikkat çeken otel, altın, pembe titanyum ve ayna gibi cilalanmış paslanmaz çelik büyük panelleriyle, gerçekten de sıra dışı.

Hotel Marqués de Riscal

Hotel Marqués de Riscal

Four Seasons Hotel New York

Pritzker ödüllü I.M. Pei’nin tasarımı olan Four Seasons Hotel New York, modern mimarisinin yanısıra içerideki 1920’lerin ruhunu yansıtan art deco tasarım detaylarıyla dikkat çekiyor.  Otelin New York manzarasını ayaklarınızın altına alacağınız, I.M Pei ve Peter Marino tarafından tasarlanan penthouse’u ise New York un en pahalı suiti.

Four Seasons Hotel New York

Four Seasons Hotel New York

Jumeirah Nanjing

Teknolojik ve mimari açıdan sınırları zorlamasıyla tanınan ve geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz ünlü mimar Zaha Hadid’in tasarımı olan Jumeirah Nanjing, aslında ünlü mimarın yarım bırakmak zorunda kaldığı projelerinden bir diğeri. Hadid’in avangart estetik anlayışının bir sembolü olan bina, cesur hatları ve çarpıcı kıvrımlarıyla açıldığı zaman 32 süite ve 250 odaya ev sahipliği yapacak.

The Dolder Grand

Zürih Gölü’nün yamaçlarında, çevresi ormanlarla kaplı bir arazide yükselen The Dolder Grand, 1899 yılında açılmış olmasına rağmen, ödüllü mimar Lord Norman Foster tarafından yenilenen modern iç tasarımıyla göz dolduruyor. Belle Epoque tarzı tasarım detaylarıyla Fernando Botero, René Magritte ve Andy Warhol da dahil dünyaca ünlü bir sanat koleksiyonuna sahip otel, hem mimari hem de sanatsal bir mucize.

The Dolder Grand

The Dolder Grand

Mii Amo

Arizona’da Sedona şehrindeki Boynton Kanyonu’nu fon olarak kullanan Mii Amo’nun tasarımı, Gluckman Mayner mimarlık firmasına ait. Pittsburgh’daki Andy Warhol ve Santa Fe’deki Georgia O’Keeffe müzelerinin de mimarı olan firma, Mii Amo’nun tasarımında kerpiç tuğla, ahşap ve yöresel taş gibi tamamen doğal malzemeler kullanmış ve ortaya yaşayan bir sanat eseri çıkmış.


Önerilen yazılar