Spora Doğru Bir Adım Atın

Spora yeni başlıyorsanız bunu bir alışkanlığa dönüştürebilmek için bazı bakış açılarını değiştirmeniz gerekiyor.

Spor yapmaya karar vermek, başlangıç için harika bir karar. Fakat bunu bir alışkanlığa dönüştürmek için nelere dikkat etmeniz gerektiğini biliyor musunuz? Belki hayatınızda ilk kez bir spor salonuna yazıldınız, belki evde düzenli spor yapmaya kararı aldınız, belki de spora çok uzun bir ara verdiniz ve yeniden başlayacaksınız. Durumunuz her ne olursa olsun spora severek devam etmeniz ve bu sağlıklı alışkanlığı hayat boyu sürdürebilmeniz için, spora bakış açınızı değiştirecek bu önerileri göz önünde bulundurmalısınız.

Zamanlama Önemlidir

Spora yeni başlamak demek hayatınızda düzenli olarak sürdüreceğiniz bir alışkanlığa yer açmak demek. Bunu sürdürebilmeniz için öncelikle gerçekçi olarak düşünüp günlük yoğunluğunuza en uygun seçeneğe yönelmeniz iyi olur. Örneğin iş hayatınızda beklenmedik toplantılar çıkabiliyorsa saatleri sabit olan grup dersleri yerine gün boyu açık bir spor kulübüne üye olmak gibi…

Seveceğiniz Bir Egzersiz Seçin

Her egzersiz herkese uygun değildir. Bu vücudunuzun aktiflik seviyesiyle ilgili olduğu kadar aynı zamanda da bir zevk meselesidir. Yavaş ve daha durağan egzersizler yeni başlayanlar için idealdir. Pilates, yoga, direnç bantlarıyla yapacağınız hareketler ya da kendi vücut ağırlığınızı kullanarak yapacağınız egzersizler gibi… Daha hızlı bir tempoya sahip olan dairesel antrenmanlar ise zamanı kısıtlı olanlar için daha iyi bir tercihler olabilir. Tek başınıza egzersiz yapmak sizi yeterince motive etmiyorsa zumba, aerobik, cycling gibi grup egzersizlerini tercih edebilirsiniz.

Değişiminizi İzleyin

Spora başlamadan önce spor giysilerinle aynanın karşısına geçin ve farklı açılardan birkaç selfie çekin. Böylece nerede başladığınızı belgelemiş olacaksınız. Bu, gelişiminizi izlemenin en iyi yollarından biridir. Elbette çok kısa bir sürede çok büyük bir değişim görmek ulaşılması güç bir hedef. Bu durumun farkında olarak her 2 ya da 4 haftada bir ayna karşısında fotoğraf çekin ve sporun vücudunuzu nasıl şekillendirdiğini izleyin.

Daha veri odaklı bir izleme yöntemi olarak kalp atış hızınızı ölçen bir akıllı saat ya da fitness tracker kullanabilirsiniz. Kalp hızınız, fitness seviyenizi ölçmenin en ideal yöntemlerinden biridir. Aktif bireylerin dinlenme sırasındaki kalp atış hızları yavaştır, çünkü kasları daha iyi durumdadır. Sizin de dinlenme sırasındaki kalp atış hızınız düştükçe vücudunuzun egzersize verdiği cevabı görebileceksiniz.

Spor Salonunda İlk Gün

Spora yeni başlayanlar için spor salonları biraz cesaret kırıcı olabilir, ama unutmayın spora başlayan herkes en başta sizin gibiydi. Sizden daha fit insanların size bakıp sizi yargıladığını bile düşünebilirsiniz. Ancak şunu unutmayın, spor salonundaki hemen herkes bu değerli zamanı kendine ayırdığı için tamamen kendilerine odaklanır. Önce kardiyo makineleriyle başlayın, ardından biraz ağırlık çalışın. Ayrıca spor kulübündeki kişisel eğitmenlerin her türlü sorunuzu cevaplamak için hazır bulunduğunu da unutmayın.

Kilonuza Odaklanmayın

Uzmanlar kilo verme ile egzersiz terimlerini birbiriyle bağlantılı olarak düşünmemenizi öneriyor. Egzersizin size katacağı faydalar bunun çok ötesinde. Düzenli spor yapmak kendinizi daha mutlu, daha sakin ve daha enerjik hissetmenizi, daha iyi uyumanızı sağlayacak. Özellikle spora yeni başlıyorsanız, egzersizi yalnızca kilo vermeyle ilişkilendirmek yerine, spor sonrası kendinizi ne kadar iyi hissettiğinize odaklanırsanız rutininize daha sadık kalabilirsiniz.

Bunu Her Şeyden Önce Kendiniz İçin Yaptığınızı Unutmayın

Bir dostunuza, aileden birine ya da bir iş arkadaşınıza söz verdiğinizde buna bağlı kalıyorsunuz değil mi? Ancak söz konusu kendiniz için ayırdığınız bir zaman dilimi olduğunda her zaman kendinizi ikna edecek bir neden bulabilirsiniz. Örneğin sabah alarmı birkaç defa kapatıp uyumaya devam ederek planladığınız sabah sporunu yapmamak gibi… Bir kere yaptığınızda ise bu, sporu erteledikçe ertelemek için bir zemin yaratabiliyor. Kendi kendinize verdiğiniz spor yapma sözünü işinize, ailenize ve arkadaşlarınıza ayırdığınız bir zaman gibi düşünün. Hayatınızdaki önemli insanları nasıl hayal kırıklığına uğratmıyorsanız kendinize de aynı şekilde davranmalısınız.

Kaynak: https://fitblog.com.tr/


Önerilen yazılar