Gösterişli tarihi, renkli kültürü, tapınakları, egzotik adaları ile gelenekselin modernle mükemmel bir biçimde harmanlandığı yerlerden birisi Japonya.

Japonya denildiğinde büyük ihtimalle herkesin aklına onurlu, zeki insanların yaşadığı; gerek savaşlar gerek doğal afetlerle birçok kez yerle bir olsa da, her seferinde küllerinden yeniden doğmayı başarmış bir ülke gelir. Japonya’ya adım attığınız anda, dili ve kültürü her ne kadar bizimkinden çok farklı olsa da birbirine saygının, yardımseverliğin ve hoşgörünün günlük hayatın her anına yansıdığı, en ufak bir düzensizliğin olmadığı bu ülkeye hayran oluyor, neden daha önce gelmediğinizi düşünmeye başlıyorsunuz.

Japonya’nın başkenti Tokyo’ya gelecek olursak, burası aslında onlarca merkezi olan bir şehirler bütünü. Bununla birlikte bu kocaman şehirde, ulaşım olanakları son derece iyi olduğu için bir yerden bir yere gitmekte çok fazla zorlanmıyorsunuz. Ancak tıpkı İstanbul ve New York benzeri büyük şehirler gibi gezilecek ve görülecek çok fazla yer olduğu için Tokyo’da ya uzun süre kalmanız, ya da şehri bütünüyle gezmek için birkaç kez gitmeniz gerekiyor. Yine de birkaç günlük bir seyahat için Tokyo’nun en önemli noktalarından bahsedecek olursak, öncelikle tapınaklardan başlayabiliriz.

Tokyo’da Gezilecek Yerler

Budizme veya Şintoizme inanan Japonlar, Tokyo’nun hemen her noktasına görkemli tapınaklar inşa etmişler. Bu tapınaklarda kağıt üzerine yazdığınız dilekleri zarfa koyarak sandıklara atabiliyorsunuz. Tokyo daki Budist tapınaklarının en bilinenleri ise Meiji Jingu, Sensoji ve Zojoji. Tabii bunların dışında da irili ufaklı pek çok tapınak görmek mümkün.

Tokyo’yu yüksekten seyretmek isteyenler için de yine pek çok seçenek mevcut. Bunlardan en bilineni olan Tokyo Tower’ın anten dahil toplam uzunluğu 333 metre ve şehrin tam ortasında olduğu için mükemmel bir manzara sunuyor. Bununla birlikte çok daha yüksekten Tokyo’yu izlemek isteyenler 451. metresine kadar çıkılabilen, aslında 634 metre uzunluğundaki Tokyo Skytree’yi de ziyaret edebilir.

Tokyo’nun vazgeçilmezlerinden birisi de parklar. Bu parkların en ünlülerin birisi ise içinde ünlü tapınaklardan Meiji Jingu Tapınağı’nı da barındıran, bambu ağaçlarıyla ünlü Yoyogi Park. Olur da ilkbaharda yolunuz Tokyo’ya düşerse, ne yapın edin içindeki 1500 kiraz ağacıyla, kiraz çiçeklerinin büyülü görüntüsünü hiçbir zaman unutamayacağınız Shinjuku Gyoen Bahçesi’ni ziyaret edin.

Tokyo’da daha önce de söylediğimiz gibi gezilecek o kadar çok yer var ki biz şimdilik kendimize göre en önemli detaylar üzerinde duruyoruz:

Tokyo National Museum: Japonya’nın en eski ulusal müzesi olan Tokyo National Museum, özellikle ana binası Honkan’daki özel koleksiyonla görülmeye değer. Japon filmlerinde gördüğümüz uzun kılıçları ve geleneksel kıyafetleri de yine bu müzede görebilirsiniz.

Shinjuku: Şehrin önemli alışveriş noktalarından biri olan Shinjuku, aynı zamanda barları ve eğlence mekanlarıyla da ünlü. Bu bölgenin en popüler kısmı ise üç kişinin ancak sığacağı küçük barlarla dolu Golden Gai.

Shibuya: Tokyo’da filmlerden aşina olduğunuz kalabalık ve ışıklı kavşakların olduğu yer Shibuya.

Fuji: Etrafındaki pek çok göl kenarı ziyaret edilebilen, popüler trekking rotalarına ev sahipliği yapan bu dağı görme planını Fuji-Q Highland eğlence parkıyla birleştirebilirsiniz.

Fuji

Tokyo’da Yeme İçme

Japon Sake Center: Japonya denildiğinde, yeme içme anlamında akla ilk gelen şeylerden biri de sake. Prinçten yapılacak bu içkiyi deneyebileceğiniz en iyi yerlerden biri olan Japon Sake Center’da 50’den fazla sake çeşidini deneyebilirsiniz.

Tokyo Shabu Shabu: Tokyo’nun en özel tatlarından biri olan Shabu Shabu aynı zamanda dünyanın en pahalı etleri arasında kabul ediliyor. Müzik dinletilerek beslenen özel sığırların özel etlerini tadabileceğiniz en uygun yerlerden biri ise Tokyo Shabu Shabu.

Kaitenzushi Kitaraku

Suşinin hakikisini yemek istiyorsanız, adresiniz mutlaka bu restoran olmalı.

Toraya

Japonya’nın en eski şekerleme üreticilerinden olan Toraya, geleneksel şekerlemelerin yanı sıra mevsim meyveleriyle hazırlanan kekler ve pelteleriyle, şehrin ünlü tatlıcılarından.

Kanda Yabu Soba

Erişteye adanmış bir müze görünümündeki Kanda Yabu Soba, küçük bir bahçe içindeki konumu ve yerel dekorasyonuyla saatlerini geçirebileceğiniz bir restoran.