Viski Güneş Işığının Sıvı Hali

“Viski nasıl içilir? Single malt, burbon, blended nedir? Bunca çeşit viski arasından nasıl seçim yapacağım?”  Eğer sizin de aklınızda bunun gibi sorular varsa merak etmeyin, yalnız değilsiniz. Biz de aklımızdakileri Türkiye’nin ilk viski blogger’ı Dr. Burkay Adalığ’a sorduk.

Yazının başlığında alıntı yaptığımız, Bernard Shaw’un viski hakkındaki bu benzetmesine katılmayacak bir viski sever düşünemiyoruz. Fakat Yeşilçam’dan aşina olduğumuz bir elinde buzlu bardağı, bir elinde purosu olan fabrikatör tiplemesinden midir bilinmez, ülkemizde viski genellikle ‘sosyete içkisi’ gibi görülüyor. Oysa bir zamanlar İskoç ailelerinin evlerinde kendi viskilerini damıttığını düşünürsek, iki imaj arasındaki uçurum kolayca fark ediliyor.

İşte Meleklerin Payı da, viskiye dair Türkçe kaynakların eksikliğini hisseden Dr. Burkay Adalığ’ın kendi bilgi ve tadım deneyimlerini aktarmak için açtığı kişisel blog’u olarak yola çıktı. Ardından binlerce takipçiye ulaştı ve her kesimden insanın viski ile ilgili sorularını çekinmeden sorduğu, kendi tadım deneyimlerini anlattığı sosyal medya gruplarıyla bir platforma dönüştü. Viskiyle ilk kez tanışacaklar için düzenlenen ‘Viski 101’ günleri büyük ilgi görüyor. Türkiye’deki ilk ‘Dünya Viski Günü’nün organize edilmesine de yine Meleklerin Payı ön ayak oldu. Röportajdaki bilgilerden çok daha fazlasına ulaşmak için dünyanın en çok okunan 10 viski blogu arasında yer alan meleklerinpayi.com’u takip etmeyi unutmayın.

Türkiye’nin ilk viski blogger’ı Dr. Burkay Adalığ

Türkiye’nin ilk viski blogger’ı Dr. Burkay Adalığ

 

Viski sevginiz ne zaman ve nasıl başladı? Meleklerin Payı nı kurma aşamasına nasıl geldiniz?

İçki içmeye başladığım günlerden beri bir viski severim. Viski sevmemde babamın da büyük etkisi var elbette; evdeki barımızda pek çok viski bulunurdu ve onları denemek istediğimde “iç, tat, sınırlarını evde gör” diyerek alkolü sorumlulukla tüketme bilinci aşıladığı için ona minnetarım. Araştırmacı da bir kişiliğim olduğu için yıllar içinde epey bir okudum, farklı viski markalarını tattım, viski kültürü üstüne kitaplar topladım. İskoçya, İrlanda ve Türkiye’de de çeşitli tadım etkinliklerine katılarak damağımı geliştirmeye çalıştım ve hala da çalışıyorum. Arkadaşlarla sohbetlerimde viski konusunda ne kadar az bilgiye sahip olduklarını gördükçe çok üzülüyordum. Sonra fark ettim ki haksız da değiller; çünkü ortada doğru dürüst bir kaynak yok. Bu ihtiyacı görünce bu siteyi açmaya, deneyimlerimi paylaşmaya karar verdim ve Türkiye’nin ilk viski blogger’ı oldum.

Viskiyle ilk kez tanışacaklar için bir öneriniz var mı?

Bu soru çok önemli, zira başlangıç viskisi insanların viski kültürü ile ilgili ilk izlenimlerinin oluşmasında büyük yer tutuyor. Yeni başlayanlara sivri tatlar sunan viskiler yerine genel damak tadına daha uygun harman viskileri ve İskoçya’nın Lowland, Highland ve Speyside bölgelerinin tek malt viskilerini öneriyorum, bunlar çiçeksi, meyvemsi ve hafif karakterleriyle çok uygun başlangıç viskileri. Elbette benzer bir karakteri İrlanda harmanlarında da görüyoruz.

Viskilerin tadını birbirinden bu kadar farklı kılan başlıca etkenler nedir?

Bence en önemli iki etken fıçı ve zaman. Viski ilk üretildiğinde renksiz bir sıvı ve çok özel bir lezzeti yok, değişik meşelerden üretilen fıçılarda yıllarca bekleyince tadı ve rengi oluşmaya başlıyor. Amerikan ve Avrupa meşelerinin viskiye kattığı tatlar oldukça farklı. Üç yıl fıçıda beklemeden etikete “viski” yazılamıyor ama pek çok firma çok daha fazla bekleterek 10-12 yıldan önce pek şişelemiyor. 18-21 yıl ve daha uzun beklemiş viskiler de var ve bunlar genç viskilere göre çok daha zengin bir tadım profili sunuyorlar. Kaliteli bir su ve kullanılan tahılın da etkisi var elbette ama fıçı kadar olduğunu düşünmüyorum.

roportajviski_04

Viski tadarken birbirinden farklı yönlerini daha iyi hissetmek için nelere dikkat etmeliyiz?

En önemlisi nokta karşılaştırmalı tadım yapmak. Elinize iki bardak alın ve birine İskoç birine burbon doldurun. Aralarındaki dev fark, değişik viski türlerinin farklı tatlar sunabileceği ile ilgili ilk ipucu olabilir. Burnunuzu geliştirmek için çalışın; farklı meyve, çiçek ve baharatların kokularına aşina oldukça viski tadımı sırasında daha objektif notlar alabiliyoruz.

Viski almak için bir mağazaya gittiğimizde raflarda bir sürü şişe görüyoruz, damak tadımıza uygun, doğru viskiyi seçmenin belli başlı bir püf noktası var mı?

Biraz temel bilgi elbette ki gerekiyor, blogumun ve Viski 101 eğitim programlarımın böyle bir faydası oluyor. Küçük ipuçlarını akılda tutarak nasıl bir viskiyle karşılaşacağımızı görmek zor değil aslında, markasında Glen (Galce vadi demek) olan bir Speyside tek maltından çiçeksi hafif bir karakter bekleyebiliriz. Üstünde American yazan bir şişede Amerika meşesinin etkisiyle tatlı ve vanilyalı karakter daha belirgin olacaktır.

Viski nasıl içilir ve içerken yanında ne yenir?

Viski siz nasıl istiyorsanız öyle içilir. Tek maltlara su, buz ve kola gibi içecekler eklenmesi tadını çok kapatırken burbonlara buz çok yakışabiliyor. Kendinizi sınırlamayın ve nasıl zevk alıyorsanız öyle için. İsli viskilerle kuru etler ya da pastırma, Speyside veya İrlanda viskileriyle kuru meyveler ve çikolata, herhangi bir viskiyle kuruyemiş, patlamış mısır ilk akla gelen eşlikçiler ama denemeye açık olun. Peynir tabağı diyince aklınıza hemen şarap gelmesin viskiyle de çok iyi giden peynirler olduğunu unutmayın. Benim gibi ekşi tatlardan hoşlanıyorsanız bamya turşusu, erik turşusu, yeşil zeytin de denemeye değer.

roportajviski_06

Size göre İstanbul da viski içilecek en keyifli mekanlar hangileri?

Boğaz dünyada eşi benzeri olmayan güzellikte bir hazinemiz. Boğaz manzaralı herhangi bir noktada viski içmenin keyfi bambaşka. Kuruçeşme’de bulunan La Mancha’nın barını çok beğeniyorum. Hem manzarası çok güzel, hem de pek çok viski çeşidi ve eşlikçisi bulunduruyorlar. İdeal viski eşlikçilerim olan patlamış mısır ve turşunun standart olarak gelmesi de büyük artı elbette. Tutkum haline gelen mahallem Cihangir’deki herhangi bir bar da olabilir. Mesela Cihangir Geyik’te çok iyi viski kokteylleri bulmak mümkün.

Viski merakı olup daha fazla keşif yapmak isteyenlere önereceğiniz rotalar var mı? Sizin viskiyle ilgili en keyif aldığınız, en ilginç bulduğunuz gezi veya tadım aktiviteniz hangisiydi?

İlk akla gelen iki rota var: İskoçya viskilerinin başkenti sayılan Speyside bölgesi ve Amerika viskilerinin doğum yeri Kentucky. Her ikisi de küçük bölgeler olduğu için 3-4 günlük bir geziyle bile pek çok damıtımevi gezip müthiş deneyimler yaşamak mümkün. 2015’te Speyside’daki damıtımevi gezilerim, Tennessee ve Kentucky’de viski üretimini yerinde izleyerek Jeff Arnett gibi sektörün en önemli baş damıtımcılarından biriyle özel fıçılardan tadım yapmak müthiş keyifliydi ve bana çok şey kattı.

Önümüzdeki yıllarda viski trendleri nasıl olacak?

En önemli trend yaş belirtilmeyen viskilerdeki artış. Firmalar ellerinde 12-15-18 yıllık stoklar az kaldığı için şişeye yıl yazmama yoluna gidiyorlar. İrlanda viskilerinin önlenemez yükselişi, sayısız yeni damıtımevinin açılıyor olması da önemli.

roportajviski_07

Türkiye de viski kültürü yaygın mı? Yaygınlaştırmak için neler yapılabilir?

Malesef çok yaygın olduğunu söyleyemeyeceğim, ancak benim viski yazarlığı yolunu açmam ve sosyal medya hesaplarım üstünden viski kültürü ile ilgili bilgiler paylaşmam son 2-3 senede oldukça fark yarattı diye düşünüyorum. Facebook’ta 6000 kişinin Meleklerin Payı’nı takip ediyor olması bence önemli bir kriter. Şu anda üniversite mezunu kesimin bile değişik bölgelerden gelen viskilerin farklı tatlar sunabileceğini bilmediğini görüyorum. Tadım programları ve atölye çalışmalarımda da katılımcılara viski kültürünün temellerini aktarıyor ve birbirinden tamamen farklı karakterde viskiler tattırmaya çalışıyorum. Benden sonra 3-4 yeni viski/içki kültürü blogunun açılmış olması da elbette viski kültürünün yaygınlaşması açısından çok önemli girişimler.

Son olarak “meleklerin payı” kavramının hikayesinden bahsedebilir misiniz?

Viski, şarap gibi şişede yıllanan bir içki değil, üretildikten sonra olgunlaşması için fıçılara dolduruluyor ve yıllarca bekletiliyor. Bu sırada her yıl hacminin yüzde 2-3’ü buharlaşıyor. İskoçya’da fıçılardan kaybolan bu kısmın meleklere gittiği gibi hoş bir inanış var. En büyük hobilerimden biri de film izlemek. Viski üstüne yapılmış en eğlenceli filmlerden olan Ken Loach’un Angels Share filmini, film eleştirmeni bir arkadaşımla izledikten sonra bu terimin Türkçe’sini sitemin adı olarak birlikte belirledik.

Cemre Akkartal


Önerilen yazılar